KARAKOLDA İFADE VERDİKTEN SONRAKİ SÜREÇ
Karakolda ifade verdikten sonraki süreç, Cumhuriyet Savcısı tarafından soruşturmaya devam edilmesi ve ifade veren kişi hakkında dava açılıp açılmayacağına karar verilmesidir. Yani ifade verdikten sonra dosya hakkında Cumhuriyet Savcısı tarafından karar verilir.
Yazımızda, karakolda ifade verdikten sonraki sürecin nasıl ilerlediği ve bu süreçte ne yapılması gerektiği ayrıntılı olarak açıklanmıştır.
Karakolda İfade Verdikten Sonraki Süreç
Karakolda ifade verdikten sonraki süreçte, Cumhuriyet Savcısı soruşturmaya devam eder ve ifade veren kişi hakkında dava açılıp açılmayacağına karar verir.
Karakolda ifade verdikten sonraki süreç şu şekilde ilerler:
-
Verilen ifade tutanak altına alınır ve polis tarafından savcılığa gönderilir,
-
Cumhuriyet Savcısı, alınan ifadeyle birlikte dosyayı incelemeye devam eder ve diğer delilleri toplar,
-
Kişi hakkında suç için yeterli delil yoksa savcılık tarafından kişi hakkında dava açılmasına yer olmadığına dair karar verilir,
-
Kişi hakkında suç için yeterli delil varsa savcılık tarafından kişi yargılanmak üzere mahkemeye gönderilir.

DİKKAT: Genellikle karakolda ifade veren kişiler, ifade verdikten sonra hareketsiz kalır ve resmi kurumlardan bir dönüş bekler. Bu durum, kişinin suçsuz olduğunu düşünmesi veya ne yapacağını bilmemesinden kaynaklanabilir. Ayrıca çevresi veya bir avukatla konuşulduğunda, sürecin sonunda belki hiçbir şey çıkmayacağı gibi telkinler de verilmiş olabilir. Ancak bu hukuken hatalı ve ceza davası açılmasına sebep olabilecek bir davranıştır.
Zira genellikle dava aşamasına geçilince avukat aranır. Ancak bu hasta olduktan sonra doktora gidilmesine benzer. Oysa ki hasta olmadan önce kişinin kendine bakması ve hastalık belirtisi varken gerekli önlemlerin alması gerekir. Kısacası şüpheli olarak ifade veriliyorsa bir suç belirtisi (hastalık belirtisi) vardır ve daha bu aşamada kişinin hukuken kendisi için gerekli işlemleri yapması gerekir. Bilinenin aksine soruşturma aşamasında kişinin aklanması mahkeme aşamasından daha kolaydır ve kişi hakkında dava açılmasını önler.
Aşağıda karakolda ifade verdikten sonraki süreçte neler yapılması gerektiği ayrıntılı olarak açıklanmıştır.
Karakolda İfade Verdikten Sonraki Süreçte Ne Yapılmalı?
Karakolda ifade verdikten sonraki süreçte, öncelikle soruşturma dosya numarası ve soruşturmanın yapıldığı il öğrenilir.
Soruşturma dosya numarası öğrenildikten sonra, soruşturma dosyasına erişilerek dosya içeriği kapsamlı şekilde incelenmelidir. Çünkü, kişiler ifade verirken sadece kendisine sorulan sorulara cevap verir. Olay hakkında diğer kişilerin beyanları, diğer deliller veya resmi kurumların işlemlerini göremezler. Dolayısıyla öncelikle dosya incelenerek, olay içinde ifade veren kişinin konumu ve diğer deliller tespit edilmelidir.
İfade verilen dosya tüm delilleriyle incelendikten sonra kişinin dosya içindeki konumuna göre hukuki bir strateji belirlenir. Hukuki strateji belirlendikten sonra dosyaya ek beyanlar, deliller ve çalışmalar sunulur. Bu sayede dosya içeriğine göre, kişinin kendisini en iyi şekilde savunulması sağlanır.
Zira dosyada savcılığın hazırladığı deliller kişinin yargılanmasına sebep olabilir. Dolayısıyla ifade veren kişinin kendisi için lehe olacak her türlü çalışmayı yapması ve bunları hukuken Savcılığa sunması gerekir.
Örneğin, dosya içerisinde bulunan diğer kişilerin verdikleri beyanlar veya resmi kurum raporları, ifade veren kişinin suçlu olduğu yönünde izlenim oluşturabilir. Bunlara karşın ifade veren kişinin ek beyanlar sunarak cevaplar vermesi, dosyaya delil sunması veya gerekli her türlü bilgi ve belgeyi sonradan dosyaya eklemesi mümkündür. Bu anlamda ifade verdikten sonra kişinin süreci yönetmesi ve belirli süreleri kaçırmaması için alanında uzman bir ceza avukatı ile çalışılması/danışıması önerilir.
DİKKAT: Kişinin ifade verdikten sonra haeketsiz kalması ve dava aşamasına geçilince avukat araması, hasta olduktan sonra doktora gidilmesine benzer. Oysa ki hasta olmadan önce kişinin kendine bakması ve hastalık belirtisi varken gerekli önlemlerin alması gerekir. Kısacası kişi ifade vermişse, bir suç belirtisi (hastalık belirtisi) vardır ve daha bu aşamada kişinin hukuken kendisi için gerekli işlemleri yapması (erken teşhisle önlemlerin alınması) gerekir. Bilinenin aksine soruşturma aşamasında kişinin aklanması mahkeme aşamasından daha kolaydır ve kişi hakkında dava açılmasını önler.
Karakolda İfade Verdikten Sonraki Süreçte Soruşturma Aşaması
Karakolda ifade verdikten sonraki süreç, Cumhuriyet Savcısının olayı incelemesini ifade eder. Bu süreçte Cumhuriyet Savcısı tarafından olaya ilişkin başka ifadesi alınması gereken şüpheli, tanık veya mağdurlar varsa onların da ifadeleri alınır. Sonrasında olaya ilişkin toplanması gereken deliller varsa bu deliller toplanır. Burada Cumhuriyet Savcısının görevi, olay için suç konusunu öğrenmek, suçluları ve masumları tespit etmektir.
Son olarak Cumhuriyet Savcısı, ifadesi alınan kişinin suç işlediğine karar verirse bir iddianame hazırlar. Bu iddianameyi mahkemeye gönderir. Mahkeme ise iddianameyi kabul ettiğinde tensip zaptı hazırlar. Tensip zaptında ifade veren kişinin yargılanacağı ilk duruşma günü belirtilir ve dava aşamasına geçilir. Buna hukuken kovuşturma aşamasına geçilmesi adı verilir.
DİKKAT: Karakolda ifade veren kişiler, e-devlette herhangi bir dosya olmadığını görürler. Sadece ifade verdiği belki de hakkında hiçbir dava açılmayacağını düşünürler. Ayrıca ifade veren kişiler, çevresindekilere veya avukatlarla konuştuğunda, sadece ifade verdiği ve beklemeleri yönünde cevap alırlar.
Bu büyük bir hatadır. Zira, ifade veren kişi soruşturma aşamasında hareketsiz kalmamalıdır. İfade veren kişi savcılık tarafından şüpheli görüldüğü için kendisini aklamalıdır ki hakkında dava açılmasın. Dolayısıyla kendi kaderini sadece savcılığın değerlendirmesine bırakmamalıdır.
Karakolda İfade Verdikten Sonraki Süreçte Dava ve Kovuşturma Aşaması
Karakolda ifade verdikten sonraki süreçte Cumhuriyet Savcısı tarafından, ifade veren kişi suçlu görülürse kişi hakkında ceza davası açılır. Bu aşamaya hukuken kovuşturma aşaması adı verilir.
Dava aşaması, karakolda ifade verdikten sonraki süreçte en son aşamadır. Yani savcılık tarafından dosyaya ilişkin tüm deliller toplanmış ve artık suçlu olanların yargılanması aşamasına geçilmiştir.
Bu aşamada, soruşturma aşamasından daha kapsamlı bir hukuki savunma yapılmalıdır. Soruşturma aşamasında hareketsiz kalınsa bile, ceza davası aşaması içinde her aşamada yeni deliller sunulabilir ve kişi savunulabilir. Bu anlamda mahkemeden delil talep edilebileceği gibi kişi ve avukatı da delil toplayarak mahkemeye sunabilir.
Dava aşamasında kişiler yargılanırken, öncelikle mağdur kişinin beyanları alınır. Sonrasında eğer tanıklar varsa onlar dinlenir ve sanık olarak suçu işlediği düşünülen kişinin savunması alınır.
Dosyanın durumuna göre duruşma sayısı artabilir. Örneğin basit ve resmi kurumlardan bilgi ve belge talep edilmesi gerekmeyen bir dava iki celsede bitebilir. Ancak kapsamlı ve birden fazla sanıklı dosyalarda duruşma sayısı 8-9’a kadar yükselebilir. Ortalama olaraksa yaklaşık 4 duruşmada ceza davası sonuçlanacaktır.
Karakolda İfade Verdikten Sonraki Süreçte Tutuklama Olur Mu?
Karakolda ifade verdikten sonraki süreçte tutuklama olması mümkündür. Ancak mevcut dosyada kanunen belirlenen tutukluluk hallerinden birinin bulunması halinde tutuklama olur. Bu kapsamda dosyanın mevcut içeriği kapsamlı şekilde incelenmeli ve dosya süreci takip edilmelidir.
Sonuç
Karakolda ifade verdikten sonraki süreç, ifade veren kişi açısından hukuken soruşturmanın devam etmesini ifade eder. Bu kapsamda ifade veren kişilerin soruşturma dosyasını mutlaka takip etmesi ve kendi lehine olan delilleri dosyaya eklemesi/sunması gerekir. Ayrıca, elinde mevcut lehe olan delilleri de savunma dilekçesiyle beraber savcılığa iletmelidir.